Nişantaşı’ndan Beşiktaş
istikametine doğru inerken, yan yana sıralanmış uzun binaların bitiminde sizi
bir avuç pastel renk karşılar. Bu pastel
renkleri içinde barındıran alan tahmin edeceğiniz üzere Maçka Demokrasi Parkı. Caddelerden
geçerek şehrin keşmekeşinden bir anda izole olduğumuz bir yer. İlkokulu hemen
bu parkın çaprazında bulunan, şimdiki adıyla ‘’’ Hüsamettin Ziler’’ eski adıyla
‘’Maçka İlköğretim Okulu’’nda okuduğumdan bu parka aşina olmadığım söylenemez.
Geçmiş yılların Türkiye’sinde park denilince akla, genelde ailecek gidilmeyen
ya da kadınlarımızın pek uğrak alanları olmayan yerler gelirdi. Gerçektende
2000’li yılların başında Maçka Demokrasi Parkı şimdiki popülerliğinden uzak,
aile ve kadınların pek tercih etmediği bir yer olarak hafızalarımızdaydı. Ancak
yıllar geçtikçe Türkiye’nin çehresi yaşayış olarak Avrupa’ya dönmeye başladıkça
park kültürü toplumumuzun içine girmeye başladı. Tabi Maçka Demokrasi Parkı’da
bu değişimden nasibini aldı. Eskiye nazaran çok daha fazla konuğu vardı. Ancak
benim şahsi fikrim, ilk değişim 2013 yılında Taksim Gezi Parkı’nda yaşanan
toplumsal olaydan sonra meydana geldi. Yaklaşık bir ay süren bu toplumsal
harekette insanlarımız açık hava toplantılarıyla neredeyse ilk defa tanıştı.
Çeşitli forumlar ve buluşma yerleri olarak parklar seçilmeye başlandı. Pastel
renklerin önemini anlayan toplumumuz, geçmişte köhne sayılacak bu alanların
gerçek sahibi durumuna geldi. İstanbul’un parkları sayılı olduğundan,
İstabul’un birçok yerinden misafirleri var. Özellikle hafta sonu parkı ziyaret
ettiğinizde toplumun birçok kesiminden insanları burada görebilirsiniz.
Kısacası toplumun mozaiğini yansıttığını söylemem çok zor olmayacak. Bir yanda
jimnastik yapanlar, bir yanda baharın yeni kokularıyla birlikte içkisini
yudumlayanlar, bir yanda ailesiyle pikniğe gelen insanları görebilirsiniz. Ancak
bu park bu zamana kadar sadece siyasi sloganlara ev sahipliği yapmamıştı. Şimdi
bu özelliklerine bunu da kattığını söylemeden geçemeyeceğim. Gündemi uzun
süredir meşgul eden ‘’Adalet Yürüyüşü’’nün bazı katılımcıları, Ankara’dan
gelecek olan yürüyüşçüleri Maçka Demokrasi Parkı’nda beklemekte. Kısacası tek
temennim, şehrin keşmekeşinden kaçan İstanbullu’ların uğrak yeri olan bu parkın
herhangi bir projeye kurban gitmemesi. Siz de takdir edersiniz ki çoğu alt
yapı, tünel vs. gibi projeleri yüreğimiz ağzımızda takip ediyoruz. Bu parkın
ulu çınarları altında soluklanan insanların hiç bitmemesi, Hıdrellez günlerinde
toprağın, ağaçların altında gömülen dileklerin sonlanmaması ve bu parkın daha
nice misafirlerini ağırlaması dileğiyle..
Yorumlar
Yorum Gönder